Son güncelleme 18 Nisan 2024 - 12:23
Türkiye’de, ilk genelevin İstanbul Beyoğlu’nda Sultan Abdülaziz (1830-1876) döneminde kurulmasından bu yana 189 yıl geçmesine rağmen birçok genelev, halen bu dönemden kalma tüzükle yönetiliyor.
Bazı genelevlerin yüz yıldan fazla önce çarşı içerisinde kalması nedeniyle kapı ve pencerelerin kapalı tutulmasını şart koşan tüzük, günümüze uyarlanmayınca ilginç uygulamalarla karşı karşıya kalınıyor.
DEMİR PARMAKLIKLARIN ARDINDA MÜŞTERİ BEKLİYORLAR
Independent Türkçe’den Mehmet Demir’in haberine göre; 5 ay önce, bu durumun yaşandığı örneklerden biri olan Diyarbakır Genelevi’nde yaşanan “pencere” krizi dile getirilmişti.
1991 yılında açılan Diyarbakır Genelevi (Beyaz Evler) kentin 5 kilometre dışında.
Tesisin etrafına 3-4 metrelik duvarlar örülmüş. İçeriden dışarıyı görmek pek mümkün değil. Burada çalışan hayat kadınları, demir parmaklıkların ardında müşteri bekliyor. Kadınlar gelen müşterilerle ilk görüşmeyi pencereden yapıyor ve pazarlığın ardından içeri geçiliyor.
Tüzüğü gerekçe gösteren polisler, bazı evleri mühürlerken, genelev işletmecisi D.P. ve kimi hayat kadınları bu duruma tepki gösteriyor. Aradan 5 ay geçmesine rağmen polis aynı gerekçelerle D.P’ye ait 4 evle ilgili daha işlem yaptı.
Ahlak Büro ekipleri D.P’e ait 4 evle ilgili tutanak tuttu. Uygulamayı protesto etmek için genelev işletmecisi ve çalışanları bir gün çalışmama kararı aldı.
Kadınlar adına açıklama yapan D.P, “Burası devletin izniyle kurulun bir işletme ve ben yıllık 2 milyon vergi ödüyorum. Ancak Ahlak bürü ekipleri kapı pencereyi bahane edip sürekli tutanak tutuyorlar. Devlet büyüklerimize sesleniyorum, sesimizi duyun” şeklinde konuştu.
“YILLIK 2 MİLYON VERGİ ÖDÜYORUM”
Genelevinde yaşanan sorunlar üzerine genelev işletmecisi ve çalışanları uygulamayı protesto etti. Diyarbakır Genelevi’nde bünyesinde 60 kişi çalıştıran işletmeci D.P, 20 yıldır sektörün içinde.
Yaşadıkları sorunlara dair Independent Türkçe’ye konuşan D.P şunları söyledi: “Birkaç ay önce de benzeri sorunlar yaşadık. Ama yetkililer sesimizi duymak istemiyor. Bahanelerle üzerimize geliniyor, tutanaklar tutup evlerimizi kapatıyorlar. Burada baskı altında çalışıyoruz. Oysa biz sadece hakkımızı arıyoruz. Buradaki insanların tümü ekmeğini buradan kazanıyor ve çocuklarına bakıyor. Biz devletimize vergimizi ve sigortamızı veren resmi bir işletmeyiz. Devlete yıllık 2 milyon vergi, 80 kişinin de sigortasını ödüyorum. Burası devletin bize sağlamış olduğu yasal bir yer. Ama sanki dışarıda fuhuş operasyonu yapılıyormuş gibi Ahlak Büro ekipleri gelerek keyfi bir şekilde kapı pencereyi bahane edip sürekli tutanak tutuyorlar. Biz daha öncede bu insanlardan şikayetçi olmuştuk. Savcılığın başlatmış olduğu soruşturma sürüyor. Bizim kurumlarla bir sorunumuz yok, kurumlarda çalışan birkaç memur kurumların adını da lekeliyor. Buradan İl Emniyet müdürümüze ve Valimize sesimizi duyurmak istiyorum, bize sahip çıkın. Şikayet dilekçelerimizi okursanız bu insanların bize neden bu şekilde baskı yaptığını görürsünüz.”
“HERKES YENİ YILA UMUTLA GİRİYOR BİZ ACIYLA GİRİYORUZ”
Polisin bir süre önce 4 evle ilgili tutanak tuttuğunu hatırlatan D.P, “Gerekçe yine camda görüldü, camda müşteri ile konuştu. Ben sormak istiyorum burası neresi, burada yapılan iş belli. Buraya gelen insanların amacı, kadınların da yaptığı iş belli. Bunların hepsi bahane. Herkes yeni yıla umutla girerken biz yine acıyla zulümle giriyoruz. Yeter artık, buna biri dur desin. Lütfen şikayet dilekçelerimizi inceleyin” şeklinde konuştu.
“BURAYI KAPATIP ANAHTARLARI AHLAK BÜRONUN ÖNÜNE KOYACAĞIM”
“Türkiye’nin en çok fuhuş yapılan kenti Diyarbakır’dır” diyen D.P, “Gidin şehir merkezindeki randevu evlerine kafelere bakın, her tarafta fuhuş var. Resmi kayıtlara göre 19 AIDS’li kadın var. Bunların görevi bu tür vakaları engellemek iken bizimle neden uğraşırlar” ifadelerini kullandı.
Vergi ve sigortalarını düzenli ödediklerini belirten D.P, “Bu iş yasal değilse kapıya kilidi ben vururum” dedi.
D.P sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz zaten şehir dışındayız, bizi gören kimse yok, burası bir komplekstir ve tek bir giriş kapısı vardır. Ama dediğim gibi keyfi muameleler yapılıyor. Sorunların çözümü için bugün bu protestoyu yaptık, bugün çalışmayacağız. Burayı kapatıp anahtarları da alıp Ahlak büronun önüne koyacağım. Devlet büyüklerinden tek istediğimiz lütfen sesimizi duyun. Bize yapılan zulümle artık son verilsin.”
ZATEN KADER VURMUŞ, DEVLET SAHİP ÇIKSIN
Yaklaşık 30 yıldır Türkiye’nin farklı kentlerindeki genelevlerde çalıştığını belirten L. K adlı çalışan ise, “Çalışma özgürlüğümüz alınıyor, rahat çalışamıyoruz. Burası İmam Hatip okulu değil. Kısıtlama yapılacaksa devlet bize bu çalışma iznini neden verdi. Rahat çalışamıyoruz, bunu dile getiremiyoruz. Kimlerle nasıl konuşacağız, buna çözüm bulunsun” diye konuştu.
L.Kk yaşadıkları süreci ise şu sözlerle anlattı: “Bir torunum var, hastanede yatıyor ve hayati riski var. Beyinde epilepsi var. Bu torunuma bakmakla mükellefim. 55 yaşındayım ve ben çalışmak zorundayım. Ben çalışamasam torunuma bakacak kimse yok. Burada terbiyesizlik mi yapıyoruz?. Zaten kader vurmuş, devletimize sığınmışız ama neden üzerimize geliniyor. Sizin de çocuklarınız var, burada kimse mecburiyetten çalışmıyor. Lütfen bu soruna çözüm bulsunlar.”
“BİR GÜN BİLE ÇALIŞMAZSAK AİLEMİZ MAĞDUR OLUR”
S.H adlı çalışan ise, “5 yıldır bu işi yapıyorum. Ancak bugüne kadar pencere nedeniyle tutanak tutulduğunu duymadım. Buranın kuruluş amacı belli ama öyle bir yapıldı ki insanlarla konuşmamız suç oldu. Pencereden konuşuldu diye evler kapanıyor. Bir gün bile çalışamasak ailemiz mağdur olur. Yetkililer bu soruna bir çare bulsun” şeklinde konuştu.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
12 evi bulunan D.P ile hayat kadınları N.P, Ö.S, M.K, S.Y, S.S ve S.Ç, 5 ay önce, Ahlak Şube Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü Zührevi Hastalıklarla Mücadele Komisyonunun bazı üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundular.
Independent Türkçe’nin ulaştığı Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü kaynakları ise, sürecin yargıya intikal ettiğini ve soruşturmanın sürdüğünü belirterek, konuyla ilgili açıklama yapmak istemediklerini söyledi.
Odatv.com
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın seçim sürecinde ilk icraatı olarak açıkladığı ve Cumhur İttifakı üyelerince 10 aydır bekletilen Tatlar […]
İBB 9’ncu seçim dönemi ilk oturumu, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinden üçüncü kez başarıyla çıkan Başkan Ekrem İmamoğlu tarafından açıldı. […]
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras ve yeni seçilen 11 CHP’li ilçe belediye başkanı Anıtkabir’i ziyaret etti. Aras Anıtkabir […]
Gaziemir Belediyesi’nin 20-23 Nisan tarihlerinde düzenleyeceği 26. Gaziemir Ulusal Çocuk Şenliği halk dansları gösterileri, müzikaller, kortej ve konserlere ev sahipliği […]
Sandıklı Belediye Başkanı Adnan Öztaş, Yeni Arıtma Tesisi ve Akin Göleti hakkında açıklamalarda bulundu. Başkan Adnan Öztaş yaptığı açıklamada […]
Nisan ayı meclisinin ilk oturumunda gündem maddeleri gereğince meclis başkanvekilleri, divan kâtipleri, encümen üyeleri ve komisyonlarda yer alacak meclis üyelerinin […]
Kocaeli Merkezinde bulunan çorbacıda çıkan olay sonrası polis gelmişti. Tartışmanın uzamasıyla olay yerine takviye polis gelmiş, gözaltı sırasında zor […]
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Türkiye ve İsrail arasındaki ticaretin yasaklanmasına ilişkin kanun teklifi verdi. İsrail’le […]
Uzay Kampı Türkiye, 17 Nisan’da gerçekleşecek özel bir törenle lansmanını yapacağı Aurora simülatörü ile, çocuklara ve gençlere sunduğu uzay bilimleri […]
Emekli ve doğum yapanlar için ilk adım atıldı Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, uygun şartları taşıyan […]
17 Nis 2024 0
Eylül Aşkın Türkiye Haber Portalı’nda hazırlayıp...07 Kas 2021 0
AK Parti Denizli Milletvekili, TBMM Plan ve...24 Nis 2021 0
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın babası Rüstem Tatar...10 Ara 2020 0
Cumhurbaşkanı Tatar: “Türkiye’nin güçlü...05 Ara 2020 0
—-Birinci Bölümün DEVAMI—-...18 Nis 2024 0
İBB Afet İşleri Dairesi Başkanlığı AKOM verilerine göre, İstanbul’da rüzgarın kuzeyli yönlerden kuvvetlenmesi ile birlikte sıcaklıkların 13-17 derece aralığına gerilemesi […]